Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ocak, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

YOZLAŞAN DİLİMİZ

    Sayın jürim, sayın hükümet takımı ve sevgili muhalefet takımım, ben muhalefet kanadının ikinci konuşmacısı Suzan HOFSTEDE. Benim görevim muhalefet kanadının argümanlarını sizlerle paylaşmak. Anadillere giren yabancı sözcüklerin, anadil üzerinde en az üç tane olumsuz etkisi olduğunu düşünüyoruz. ·                  Öncelikle, anadillere giren yabancı sözcükler, milli kültürü güçsüzleştirir ve yozlaştırır. Örneğin “modum düştü.” Tabirinin ne İngilizcede ne de Türkçede bir karşılığı bulunmamaktadır. İngilizcede ruh hâlini belirten “mood” sözcüğü, “mod” sözcüğünden farklı bir anlam taşımaktadır. Ayrıca, ne Türkçede ne de İngilizcede “mood” ya da “mod” düşmesi diye bir kavram bulunmamaktadır. Güzel Türkçemizde, canım sıkıldı, içim daraldı, ruhum karardı gibi birçok seçenek varken böyle anlamsız bir söz öbeğinin kullanılması, hiçbir iyi amaca hizmet etmemektedir. Dil ve dilin doğru kullanılması hem zaman içi...

FELSEFE İLE İLK KARŞILAŞMA

  “Felsefe” kavramıyla tanışalı pek uzun bir zaman olmadığının farkındayım. Sadece üç-dört ay oldu. Fakat bu kadar kısa bir süre içerisinde bile, felsefenin hayatımı ne kadar çok etkilediğini ve iyi anlamda geliştirdiğini fark ettim. Bir başka deyişle “hayat felsefem” değişti. Öteden beri bir şeyin doğruluğuna körü körüne inanmam. Felsefe hayatıma girdiğinden beri çevremdeki her şeyi daha fazla sorgulamaya başlar oldum. Bana ilginç gelen konular hakkında daha fazla araştırma yapmaya, daha fazla düşünmeye başladım. Son zamanlarda öğrendiğim en ufak bilgiyi bile saatlerce , günlerce düşünüp sorguladığım oluyor. Hatta bazen o konu hakkında o kadar çok düşünmüş ve o konuyu kafamda o kadar çok geliştirmiş oluyorum ki bunun hakkında güzel bir yazı yazabilirim diye düşünüyorum. Aynı şu anda olduğu gibi… Kitap okumayı her zaman çok sevmişimdir. Ama birkaç haftadır bu “kitap okuma sevdam” fazlasıyla artmış durumda. Açıkçası ben bunun s...

MÜKEMMEL BİR KİŞİ OLMAK MÜMKÜN MÜDÜR?

    “Mükemmelliyetçi” olmaya çalışmak iyi bir şey midir, yoksa kötü bir şey midir? Muhtemelen çoğu insan bu soruya cevap olarak “tabii ki iyi bir şeydir” der ama ben “tam” olarak iyi bir şey olduğunu düşünmüyorum. Bunun sebebi ise çok basit: “Mükemmeliyetçi” olan bir insan hiçbir zaman kendisinin mükemmel olduğunu düşünmez, hep bir kusur bulur ya da daha yüksek bir hedef koyar kendine. Kendimize yüksek hedefler belirlemek tabii ki hoş bir şeydir. Bizleri o anda olduğumuz yerden daha ileriye götürür her zaman. Ama bu durum hayatı yaşamamıza da engel olabilir. Peki “mükemmel bir insan olmak” gerçekten mümkün müdür? Bana kalırsa bu pek de mümkün değildir. Öncelikle mükemmel bir insan olmaya çalışırken, arka planda da olsa, aklınızın bir köşesinde sürekli mükemmel olmayı düşünürsünüz. Kafanızı öyle bir şeye taktığınız takdirde “mükemmel” olmamış olursunuz.   Çünkü bu kendinize olan güvenin tam olmadığının bir göstergesi olabilir. Diyelim ki kendinize olan özgüveniniz ta...

YILI BİTİRMEMİZE ÇOK AZ KALA

  2020 yılını bitirmemize sadece 11 gün kaldı. Bugün günlerden 20.12.2020. Neredeyse herkesin 2021 yılı için dileği “2020 gibi olmaması”. Ancak ben pek de öyle düşünmüyorum… Bu yıl her ne kadar “pandemi” açısından kötü geçtiyse de benim açımdan gayet verimli, mutlu ve huzurlu bir yıl oldu. Küçüklüğümden beri evde vakit geçirmeye bayılırım. Bu nedenle 18 yaş altı için “sokağa çıkma yasakları” benim için çok keyifli geçti. Şahsen, “herhangi bir yerde keyifli vakit geçirmenin”, insanın kendisiyle alakalı olduğunu düşünüyorum. Evde yapılabilecek o kadar çok şey var ki… Mesela ben okullar kapandıktan iki hafta sonra artık okulların açılmayacağını düşünmeye başlamıştım. Bütün gün televizyon izleyip telefonumla oynamak yerine, vaktimi daha verimli ve kendime bir fayda sağlayacak şekilde kullanmaya karar verdim. Sabahtan akşama kadar evde olunca tabii ki eski düzendeki kadar hareket edemiyordum. Ve spora başlamaya karar verdim. En başta, nisanın başlarında, günde bir saat ile başla...