Ana içeriğe atla

ASLA PES ETMEYİN VE MOTİVASYONUNUZU SON ANA KADAR KORUYUN



     Pes etmek ya da pes etmemek, üniversite sınavının tüm meselesi bundan ibaret. Kendinizi zorlamazsanız ya da yarışın başında fazla zorlarsanız hayallerinize veda etmek zorunda kalabilirsiniz. Motivasyonunuzu hep canlı tutarak enerjik bir şekilde çalışmaya devam etmelisiniz.

Bu motivasyonu sağlamak ve pes etmemek için birkaç öneride bulunmak isterim:

1-      SİSTEMATİK ÇALIŞIN

Gerekirse her gün azar azar çalışın ama çalışın. Günde bir milyon tane soru çözmek yerine elli tane çözün ama kaliteli olsun. Zaten sistematik, planlı ve programlı çalışan bir genç yeteri kadar ders çalışmayı bilir. Bir gün az çalışsa bile diğer gün birazcık daha fazla çalışıp önceki günün eksiklerini kapamaya çalışır. Böylece pes etmemiş olursunuz ve her zaman bir miktar motivasyona sahip olursunuz.

2-      GELECEĞİNİZİ DÜŞÜNÜN

Ders çalışırken anlam karmaşasına düşüp bunaldığınızda aklınıza getirmeniz gereken şey çok basit: “Ben neden bu kadar çabalıyorum? Niye çılgınlar gibi fedakârlık yapıyorum? Niye gençliğimin tadını çıkaramıyorum?” Bu sözler, kulağa en başta moral bozan sözler gibi gelebilir. Ancak cevaplarını verdiğinizde, geleceğiniz hayallerinizdeki gibi olması için çalıştığınızı fark edip motive olacaksınız. O an o dakika yapmak istediğiniz şeyleri ileride gönül rahatlığıyla ve başarının getirdiği mutlulukla yapacağınız için isteklerinizi daha kolay erteleyebileceksiniz.

3-      ÇEVRENİZDE ÇALIŞANLARIN OLDUĞUNU UNUTMAYIN

Kendinizi çevrenizdekilerle kıyaslamamalısınız ama başkalarının sürekli çılgınlar gibi çalıştığı fikrini asla aklınızdan çıkarmayın. Sonuçta bir yarışma sınavına gireceğinize göre rakiplerinizin “rakip elemek için” neler yaptığını göz ardı etmemelisiniz. “Diğerleri bir birim çalışıyorsa ben on birim çalışıp hepsinin önüne geçmeliyim.” diye düşünerek çalışma motivasyonunuzu sağlamalısınız. Belki rakipleriniz o kadar çok çalışmıyordur ama öyle düşünmekten zarar gelmez. Amacımız onların çalışması değil sizin kendinizi motive edip çalışmanız…

4-      BAŞARI HİKÂYELERİ VE KİŞİSEL GELİŞİM KİTAPLARI OKUYUN

Bu süreçte beni motive eden şeyler arasında kişisel gelişim kitapları okuyarak kendimi geliştirmek de vardı. Bu tarz kitaplarda genelde başarı hikâyeleri de oluyor. “Başkaları bir şeyi başarabiliyorsa ben zaten yapabilirim, başkaları yapamıyorsa ben yapmalıyım.” düşüncesiyle yola çıkarak çalışma motivasyonu elde edebilirsiniz.

 

5- HAYALİNİZDEKİ ÜNİVERSİTENİN İSTEDİĞİNİZ FAKÜLTESİNDE OKUYANLAR İLE TANIŞIN

Okumak istediğiniz bölümün ve öğrencilik hayatınızı geçirmek istediğiniz üniversitenin öğrencileri ile tanışabiliyorsanız bu fırsatı elden kaçırmayın. Sizden birkaç yaş büyük gençlerden fikir alarak hem hedeflerinizi netleştirebilir hem de “Onlar yaptığına göre ben de başarabilirim.” fikrini kendinize aşılayabilirsiniz. Bu size moral vermekle kalmayıp motivasyonunuzu son ana kadar korumanıza yardımcı olacaktır.

Pes etmemek adına yapılabilecek pek çok hamle var. Sizin için yapması kolay olanları seçip uygulayarak motivasyonunuzu koruyabilir ve parlak geleceğinizi inşa edebilirsiniz…


 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ÜNİVERSİTELİ OLARAK KENDİMİ KEŞFETMEK

    Doğan Cüceloğlu’nun “Var Mısın?" adlı eserini bir buçuk sene önce okumuştum ve çok beğenmiştim. Kitabı o zaman okuduğumda üniversite sınavına hazırlık sürecinde bana yardımcı olmuştu. Kafamda meslek seçimi ve üniversite seçimi gibi şeyleri planlamıştım ancak detayları planlamamda destek olmuştu. Kitabı şimdi de üniversiteye giden bir genç gözüyle okudum ve o anda fark etmediğim başka anlamlar gözüme çarptı. Düşüncelerimi sizlerle de paylaşmayı çok isterim. “Şimdi ve burada, bir başkasının kriterlerine göre var olmaya çabalayan bir insan mısın; yoksa kendi bilincinle oluşturduğun ölçütlere göre seçimlerini yapıp eyleme geçen biri misin?” [1] Kitabın ilk sayfalarından itibaren sık sık hayallere daldım. Kendimi sorguladım. Şu anki konumumu, hayattaki duruşumu sorguladım. Başka insanların kriterlerine göre yaşamak imkânsız. Herkesi aynı anda memnun etmek mümkün değil.   İnsanlar sürekli yorum yaparlar. Sizin kişiliğiniz hakkında, duruşunuz hakkında, başarınız h...

CRUISE MACERASI

    Şu aralar oldukça heyecanlı bir olay yaşıyorum. Annemle bir uluslararası sağlık hukuku kongresinde geldik. Peki neredeyiz şimdi? Tam olarak denizin ortasındayız. Ege denizinde. 4 Ekim Çarşamba akşamı Ankara'dan otobüsle İstanbul'a geldik. Galataport'ta biraz vakit geçirdik. Kahvaltı, gezme dolaşma, kahve içme, sohbet, biraz da ödevlerimi yapma ve ders çalışmayla geçti sabahım. Öğlen 12.00 gibi pasaport kontrollerinden geçip gemiye bindik. Cruise'a. 10 günlük bir turdayım şimdi. Denizde seyir günlerinde kongreye katılıyorum ve geminin içinde annem ve annemin arkadaşlarıyla sohbet edip geziyorum. Geminin içinde tahmin bile edemeyeceğiniz her şey var. Havuzlar, yemek yerleri, barlar, devasa bir tiyatro salonu (kongre sunumları da burada yapılıyor), bowling salonu, spor merkezleri, spa, çocuklar için oyun yerleri, sinema salonu, alışveriş yerleri hatta casino bile var! Ancak en önemli şey yok: İletişim. DÜNYA İLE BAĞLANTIMIZ KESİLDİ "Nasıl yani?" ded...

EHLİYET SINAVIM

    Lise hayatınız bitince ve on sekiz yaşınızı doldurunca gerçekten çok heyecanlı bir sürece atılıyorsunuz. Aşağı yukarı aynı zamanlarda üniversite sınavı, mezuniyet töreni, mezuniyet balosu ve araba kullanmaya başlama serüveni oluyor. Heyecanlı bir yaz tatili sizleri bekliyor. Haziran ayının sonu gibi liseden mezun olduk ve hayatımızın belirlendiği üniversite sınavından kurtulduk. Temmuzun başlarında da ehliyet kursuna başladım. Kursa başlama hikayem de hiç beklenmedik bir şekilde gerçekleşti. Ehliyetimi yaz tatilinde almaya kararlıydım açıkçası. Havalar bozmadan araba kullanmaya alışmak istiyordum çünkü. Ayrıca okul zamanı sürücü kursuna gitmek istemiyordum. Hazır bolca vakit varken rahat rahat kursa gidip kullanmayı öğrenmek istiyordum. Bir gün annemle sürücü kursu aramak için oturduğumuz yere yakın olan kursları gezip bilgi aldık. Bir kursta tam bilgi alırken "Dersimiz beş dakika içinde başlayacak. İsterseniz şimdi kaydolun ya da önümüzdeki ay başlayın dediler." Böyl...