Son zamanlarda -özellikle sanayi devriminden günümüze kadar olan
süreçte- gezegenimiz birçok sorun ile karşı karşıya kalmış durumda. Çevre
kirliliği, müsilaj, asit yağmurları, küresel ısınma gibi sorunlar insanların
“Dünya’yı yok etme” çalışmalarının birer sonucudur. Bu küresel sorunlar;
bizlerin hem bilinçli hem de bilinçsiz hareketlerimizin sonucunda ortaya
çıkmaktadır. Dünya’mızın ömrünü uzatmak ve daha kaliteli bir yaşam sürmek için
doğa ile barışık bir şekilde hayatlarımızı sürdürmeliyiz.
·
KARBON
AYAK İZİ
Karbon ayak izi, insanların çevreye verdiği zararın ve ürettiği
sera gazının birim karbondioksit cinsinden ölçülmesidir. Tükettiğimiz
besinlerden kullandığımız ulaşım araçlarına kadar her şey karbon salınımına
neden olmaktadır. Özellikle enerji tüketimi, hayvancılık ve fazla miktarda et
tüketimi, sanayileşme, atık madde miktarının fazlalığı ve günlük insan
faaliyetleri karbon salınımını en çok etkileyen faktörler arasında
bulunmaktadır.
İki tip karbon ayak izi vardır: Birincil karbon ayak izi ve ikincil
karbon ayak izi. Birincil karbon ayak izi; insanların doğrudan CO2
salınımına olan etkisidir. Enerji ve fosil yakıt tüketimi, evsel atıklar,
seyahatler, tüketilen besinler birincil karbon ayak izini etkilemektedir.
İkincil karbon ayak izi ise insanların dolaylı olarak CO2 salınımına
olan etkisidir. Kullandığımız ürünlerin yapımından yıkımına kadar geçen süreçte
tüketilen enerji ve fosil yakıtlar ikincil karbon ayak izini etkilemektedir.
Karbon ayak izimizi azaltmak için -bir başka deyişle CO2
salınımımızı azaltmak için- uygulayabileceğimiz basit kurallar bulunmaktadır.
Yenilenebilir enerji kaynaklarını tercih etmek, toplu taşıma araçlarını daha
sık kullanmak -maalesef pandemi sürecinde bu tercih edilecek bir seçenek
değil-, tatillere uçakla gitmemek, doğal gaz tüketimini azaltmak içingüneş
enerjisini kullanmak, et tüketimini azaltmak, paketli ürün tüketimini azaltmak
-bu sayede sadece çevreye değil kendi salığınıza da katkıda bulunmuş
olursunuz-, pet şişe kullanımını azaltmak, yolda harcanan enerjilerden tasarruf
etme amacıyla uzak mesafeden gelen ürünleri kullanmamak, ağaçlandırmaya katkıda
bulunmak, geri dönüşüm ile enerji tasarrufunda bulunmak hepimizin kolaylıkla
uygulayabileceği küçük adımlardır. Herkes bu bilinç ile tükettiği ürünleri bir
miktar bile azaltsa dünya çapında büyük değişimlere neden olacaktır.
·
SU
AYAK İZİ
Su ayak izi de karbon ayak izine benzerdir. Su ayak izi, doğrudan
ve dolaylı olarak tükettiğimiz bütün tatlı su kaynaklarının toplamıdır.
İçtiğimiz süt, yediğimiz tavuk, giydiğimiz giysiler ve satın aldığımız tüm
ürünlerin yapım aşamasında kullanılan su miktarı bizim su ayak izimizi
oluşturmaktadır. Ayrıca su ayak izi, bir
bölgedeki su tüketimini hesaplayarak gelecekte görülebilecek olan su kıtlığını
önlemeye de yaramaktadır.
Su ayak izi; yeşil, mavi ve gri renkler ile üç aşamada
hesaplanmaktadır. Gri rengi suyu kirletme miktarını ifade ederken yeşil ve mavi
renkler su tüketimini belirtmektedir. Yeşil su ayak izi, bitkiler tarafından
kullanılan su miktarını temsil etmektedir. Mavi su ayak izi; tarımda,
fabrikalarda ve evlerde kullanılan su miktarının bir göstergesidir. Gri su ayak
izi ise, kullandığımız ürünlerin üretimi ve tüketimi sırasında kirlettiği temiz
su miktarını belirtmektedir.
Birkaç farklı tip su ayak izi bulunmaktadır. İnsanların su ayak izi
doğrudan ve dolaylı olarak ikiye ayrılır. Ayrıca ürün su ayak izi ve kurumsal
su ayak izi de bulunmaktadır. Ürün su ayak izi; üretim, nakliye, paketleme,
tüketim gibi basamakların tamamında tüketilen su miktarını kapsamaktadır.
Kurumsal su ayak izini ise; işletme ve üretim tesislerinde kullanılan su
miktarı oluşturmaktadır. Kurumsal su ayak izi ve ürün su ayak izi ise
insanların “dolaylı su ayak izini” oluşturmaktadır. Bu nedenle kişi başına
günlük tüketilen su miktarı yüzlerce hatta binlerce metreküp su olabilmektedir.
Su ayak izimizi azaltmak için bebekliğimizden öğrendiğimiz
kuralları uygulamamız yeterlidir. Su tasarrufu için dişimizi fırçalarken ve
elimizi yıkarken muslukları kapamak, duş süresini olabildiğince kısaltmak,
paketli ürün tüketimini dolaylı su ayak izini azaltmak için minimum düzeye
indirmek ve çevremizi bu konuda bilinçlendirmek gibi hepimizin bildiği ama
çoğunlukla uygulamadığı kuralları uygulamak su ayak izimizi azaltacaktır.
Sonuç olarak, çevremizi büyük bir hızla kirletmekteyiz. Bilinçli
bireyler olarak karbon ayak izimizi ve su ayak izimizi minimum düzeyde tutmaya
çalışarak çevremize ve geleceğimize büyük katkılarda bulunabiliriz.
Geleceğimiz, günlük hayatımızdaki küçük tasarruflar ile kurtulacak!
Suzan R. HOFSTEDE
5 Eylül 2021
Yorumlar
Yorum Gönder