Ana içeriğe atla

Kayıtlar

2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

AİLENİZLE DERTLEŞİN

  Ailenizle dertleşmek sizi en çok rahatlatacak şey olabilir. Hepimiz birer “küçük ergen” olabiliriz ancak bu ailemizle güzel vakit geçiremeyeceğimiz ve onlarla kafa dağıtamayacağımız anlamına kesinlikle gelmiyor. Annemle ben hiç kavga etmem ama arkadaşlarımdan duyduğum şeylere bakılırsa evlerde ciddi bir “ergen terörü” oluyor gibi… Bu nedenle arkadaşlarım genellikle aileleri ile sohbet etme fikrini pek sıcak karşılamıyorlar ancak bu konu hakkında düşüncelerinizi değiştireceğimden eminim. Ne kadar sıkıntılı bir ergenlik geçiriyor olursanız olun, aileniz ile yıldızınızın barışacağını düşünüyorum. Sınav stresinden ve gelecek hakkındaki kaygılarınızdan arınmak için sene başında -henüz üniversite sınavı için tam olarak rekabet ortamı oluşmadan önce- arkadaşlarınız ile dertleşebilirsiniz. Ancak bir süre sonra asıl moralinizi bozan ekip onlar olacak. Bunun nedeni ise kesinlikle kişisel bir durumdan ötürü değil. Herkesin amacı, sınırlı kontenjanlara sahip iyi üniversitelere girmek ve ra...

GEÇMİŞ ÖSYM SINAV SORULARINI ÇÖZMENİN ÖNEMİ

    ÖSYM’nin soruları sorma tarzına alışabilmek adına geçmiş yıllarda çıkan sınav sorularını çözmek çok önemli. Öncelikli olarak son yıllardaki sorulardan başlamanızı tavsiye ederim çünkü son birkaç yıldır, ÖSYM’nin soru sorma anlayışı biraz değişti: Yeni nesil sorular ile çocukları çökertme taktiği uyguluyorlar. Evet, bu sözümle üniversite sınavını biraz dramatize etmiş olabilirim ama bu zor süreçte ilerledikçe benimle hem fikir olmaya başlayacaksınız. Her neyse, konumuza geri dönelim… Yeni nesil soru tiplerini gördükçe daha kolay ve daha hızlı soru çözme yeteneği kazanacağınızdan önceden de bahsetmiştim. Bu antrenmanı bir de ÖSYM’nin soruları üzerinden yaparsanız karşılaşacağınız sorulara nispeten aşina olacağınız için çok strese girmezsiniz ve başarılı bir sınav deneyimi elde edebilirsiniz. Olabildiğince çok geriye gitmeye çalışın. Burada “geri” sözcüğünden kastım eski yılların sorularını çözmek. Mesela 1980’li yılların sorularını bile çözüp bitirirseniz karşılaşabi...

DENEME ANALİZLERİNİN ÖNEMİ

      Çözdüğünüz veya girdiğiniz denemelerin analizlerini yapmak ve çözemediğiniz, boş bıraktığınız, yanlış yaptığınız soruların çözümünü öğrenmek size ileriye taşıyacak en önemli taktik. Denemelerin analizini yapmak size birçok farklı yarar sağlamaktadır. Dikkatsizlik hatalarınızın farkına varırsınız, eksik olduğunuz konuları tespit edebilirsiniz, yeni soru tipleri ile karşılaşıp yeni çözüm yollarını öğrenebilirsiniz, sürenizi daha etkili ve verimli kullanma yöntemleri keşfedebilirsiniz ve ilerlemenizi iyi bir şekilde gözlemleyebilirsiniz. Ayrıca deneme sınavları çözerek deneyim kazanabilirsiniz. 1-       Dikkatsizlik Hatalarının Farkına Varmak Dikkatsizlik hatası her öğrencinin tadacağı “acı bir zevktir”. “Acı” olmasının sebebini hepimiz biliyoruz: Gelen sonuçlar, netler, sıralamalar moralimizi bozuyor. Özellikle de netimizin düşük olma nedeninin bizim “kendi şapşikliğimiz” olduğunu fark edince iyice sinirleniyoruz.   Ancak yapmamız g...

HAYATTAN KOPMAYIN: HABERLERİ MUTLAKA DİNLEYİN

  Günlük olaylar hakkında fikir sahibi olmak her zaman büyük bir öneme sahiptir. Hem ülkenizde hem de dünyada olan gelişmeleri az çok bilmek size genel kültür sağlamakla kalmayıp derslerde öğrendiğiniz bilgileri de daha kolay sindirmenize yardımcı olacaktır. Aranızda yine konuyu derse bağladığımla ilgili söylenenleriniz vardır diye düşünüyorum. Maalesef şu aralar işimiz gücümüz ders çalışmak… “Haberlerden haberdar olmanın derslerle ne ilgisi var?” diyenler için hemen açıklama aşamasına geçeyim. Öncelikle dünya siyaseti ile ilgili gelişmeler sayesinde tarih dersinde öğrendiklerinizi çok iyi pekiştirebilirsiniz. Örneğin bugünlerde gündem Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş ile çalkalanmakta. Aynı şekilde tarih dersinde de Rus ve Osmanlı ilişkilerini, bu devletlerin arasında yapılan savaşları ve imzalanan antlaşmaları işliyoruz. Tarih dersini elbette bu yollarla pekiştirmemeyi tercih ederdim ama lisede okuyan bir kız olarak dünyada olan bitenleri kontrol etmek benim elimde değil. Bu...

EDEBİYATTA DİLİN ÇEŞİTLİLİĞİ

    Bir metin yazarken o metni tek etkileyen unsur yazarın üslup ve konusu değildir. Bir yazarın üslubunu ve sözcük seçimini etkileyen en önemi faktör yapıtın yazıldığı dilin çeşitliliği ile ilgilidir. Bir dil yazarlar için yetersiz kalıyorsa elbette eserlerin sözcük seçimi bakımından yetersiz kalacağı açıktır. Bu nedenle, yazarların dili ve sözcük seçimleri eleştirilirken veya incelenirken o dilin özelliklerine ve çeşitliliğine de göz atmak gerekir. Bir dilin çeşitliliği pek çok faktöre bağlıdır. Eğer aynı anlama gelen birçok farklı sözcük seçeneği varsa o dil zengindir. Yabancı sözcükler varsa, her ne kadar ana dilin zayıflamasına neden olduğu düşünülse de dili zenginleştiren bir tarafı olduğunu düşünüyorum. Kullanımda olan sözcük sayısı da dili tanımlayan olgular arasındadır. Kullanımda olmayan sözcükleri dile kazandırmaya çalışmak yerine toplum tarafından kabul görecek ve kolay aşina olunabilecek kelimeler üretilmeli ve türetilmelidir. Eğer “yeni doğan” sözcük sayısı, ...

SANAT ESERİNİN SINIRLARI

Sanat eseri… Sanat eseri deyince aklınıza ne geliyor? Bu soruyu sorduğumuz zaman herkesin aklına farklı alanlarda, farklı türlerde eserler geliyor değil mi? Hepsinin kendi içinde bir güzelliği, estetiği, özgünlüğü ve öznelliği var. Her biri bambaşka duygu ve düşünceleri, bambaşka kişilikleri, bambaşka konuları ele alıyor. Bu durumda insanoğlu hangi eserleri “sanat eseri” olarak, hangi eserleri “estetik kaygısı barındırmayan şey” olarak kabul etmekte? Eğer her eserin kendi içinde bir konusu, duygusu ve öznelliği varsa bu durumda ortaya çıkan tüm yapıtların “sanat eseri” olarak kabul edilmesi gerekmez mi? Bence öncelikle bir çizimin, melodinin ve yazının sanat eseri olması için özgün ve duygu belirten bir şaheser olması gerekmektedir. Sürekli başka sanatçıları taklit eden kişilerin eserleri kesinlikle “şaheser” veya “başyapıt” olarak nitelendirilmemesi gerektiğine inanıyorum. Bu arada şu konuya da değinmek isterim: Sanatçılar elbette doğayı taklit edebilirler. Bir müzisyen kuşların...

HEDEF Mİ, YOLCULUK MU YOKSA İKİSİ BİRDEN Mİ?

    Bazı insanlar ulaşılan hedefe, bazıları ise ulaşılan hedeften ziyade yolculuk sırasında alınan keyfe daha çok önem verirler. Her bireyin bünyesi, hayattaki tercihleri, öncelikleri ve hayatta yaptığı seçimleri farklıdır. Peki, kendimize belirlediğimiz bir hedefe ulaşmak mı yoksa hedefe ulaşmak için çalıştığımız süreç mi daha önemlidir? Belki de bu sorunun cevabı iki şıkka indirilmemeli ve ikisinin harmanlanmış hâli olmalıdır. Günlük hayatta, arada sırada sadece hedefe kitlendiğimi fark ediyorum. Kimi zaman kendimi çalışmaya kaptırıp gençliğimin ellerimden kayıp gittiğini hissediyorum, kimi zaman ise kendime koyduğum oldukça yüksek hedefe ulaşamadığım için içimi kapkara bulutlar kaplayıveriyor. Aynı sorunu bazen birkaç gün, bazen birkaç hafta bazen de birkaç yıl sonra düşündüğümde kendi kendimi boş yere hırpaladığımı anlayıp kendime, çocukluğuma ve gençliğime kızıyorum. Aslında adı üstünde: “Çocukluk”. İnsan deneyim kazanmadan veya bazı şeyleri yitirmeden hayatta öne...

ÜÇÜNCÜ TED OKULLARI ARASI ÖĞRENCİ PANELİ AÇILIŞ VE KAPANIŞ KONUŞMASI

    Değerli TED Ailesi Yöneticileri, Değerli Öğretmenlerim ve Sevgili Arkadaşlar, Ben TED Ankara Koleji TED Münazara Kulübü başkanı, Suzan HOFSTEDE. TED Ankara Koleji Vakfı Lisesi Münazara Topluluğu olarak “90. Yıl Kutlamaları” kapsamında bu yıl üçüncüsünü düzenlediğimiz TED okulları arası öğrenci paneline hepiniz hoş geldiniz. Pandeminin getirdiği alışkanlıklar sonucunda bu sene de etkinliğimizi çevrimiçi düzenlemiş bulunuyoruz. Pandemi koşullarından ötürü sizlerle aynı çatı altında toplanamasak da düşüncelerimizin ve fikirlerimizin aynı platformda toplanıyor olması bizleri çok sevindiriyor. Hepimizin münazaraları ve küresel konular hakkında tartışmalar yapmayı sevmesi, birbirimize aslında ne kadar yakın olduğumuzu göstermektedir. Münazarayı, tartışmayı ve bu genç yaştan itibaren hem küresel hem de yöresel sorunları sorgulamayı heyecanla bekleyen bu kadar çok arkadaşımızı aramızda görmekten dolayı çok mutluyuz. Düşünme ve sorgulama çağında olduğumuzdan çevremizdeki ko...

COVID-19 NÜFUSU VE İNSANOĞLUNU NASIL ETKİLEDİ?

  Son bir buçuk yıldır, Dünya çapında konuşulan tek bir konu var: Covid-19 salgını. Covid-19, son yıllarda Çin’de görülen SARS ve MERS virüslerinin bir türevidir. Dünya’da ilk Covid-19 vakası 2020 yılının aralık ayında Çin’in Vuhan kentinde görüldü. Yaklaşık bir ay içerisinde büyük bir hızla tüm Dünya’ya yayıldı. Geçmiş yüzyıllardaki pandemi salgınlarında olduğu gibi, bu salgında da insanlık çok ciddi anlamda etkilendi. Öğrenciler son bir buçuk yıldır okula gidemezken, pek çok iş sektöründe de hayat durduğu için büyük ekonomik krizler gerçekleşti. Tüm Dünya’da aynı anda bu tarz sorunların olması, herkesin evlerinde oturuyor olması, normalde çok kalabalık olan sokakların bile tamamen hayalet şehre dönüşmüş olması çok ilginç. Bilim kurgu filmlerindeki ve kitaplarındaki gibi bir hayatın bizi beklediğini kim tahmin edebilirdi ki?.. ·          DÜNYA ÇAPINDA EN ÇOK ETKİLENEN KESİM: YAŞLI NÜFUS Genç, yaşlı herkesi tehdit eden bu salgından do...