Ana içeriğe atla

İŞTE ÖĞRENCİLİK: HAYAT DERS ÇALIŞARAK GEÇMEZ

                                                     

 

Hayat ders çalışarak geçmez. Başka uğraşlarınız da olmalı. Gün içerisinde çok yoruluyoruz. Eve gelir gelmez ders çalışmaya başlamak çok yorucu oluyor. Bu nedenle arada mutlaka kafanızı boşaltmalısınız. Eğer siz de benim gibi boş boş oturmak istemiyorsanız bir hobi edinmelisiniz.

Örneğin bir müzik aleti çalmak... İnsanın kafasını çok dinlendiriyor. Müzik dinlemenin en iyi yolu o bence. Aynı zamanda müzik derslerinde de size mutlaka faydası olacaktır. Belki okul orkestrasına ya da okul bandosuna, belki de koroya girip bazı etkinliklerde yer alabilirsiniz.

Ya da bir spor ile uğraşmak. Okul takımına girmek hem çok zor, hem de derslerinize yorgun argın çalışmak zor olur ama eğer aileniz izin verirse her akşam eve gelince bahçeye çıkıp arkadaşlarınızla oyun oynayabilir ya da spor yapabilirsiniz.

Bir başka dinlenme yolu da resim çizmek.  Mesela kızlar için moda tasarımı çok uygun eğer seviyorlarsa... Ben çok seviyorum ve fırsat buldukça yapmaya çalışıyorum. Yarım saat bile yapsanız size yeter. Çok iyi dinlenirsiniz.

En güzel dinlenme yolu ise kitap okumak. Ama ne yazık ki birçoğumuz çok fazla kitap okumuyoruz. Oysa pek çok seçenek var. Örneğin klasikler... Okulda büyük bir ihtimalle çoğunu okutacaklardır bizlere. İyi ki de okutuyorlar. Çünkü klasiklerin hepsi bize ders vermek için yazılmıştır ve o yazarların tavsiyelerini dinlememiz gerekir. Hayatta mutlaka karşımıza çıkacaktır. Sonuç olarak kitap okumak çok güzel bir şey ve akşam eve gelirken ya da uyumadan önce okumak çok güzel oluyor. Hele de yorgunsanız… İnsan uyuyakalıyor. Güzel bir uyku çekiyor.

            Gördüğünüz gibi pek çok şey var uğraşacak… HAYAT DERS ÇALIŞARAK GEÇMEZ! MUTLAKA bir hobiniz olmalı…

Suzan Rojin HOFSTEDE

Aralık, 2017

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ÜNİVERSİTELİ OLARAK KENDİMİ KEŞFETMEK

    Doğan Cüceloğlu’nun “Var Mısın?" adlı eserini bir buçuk sene önce okumuştum ve çok beğenmiştim. Kitabı o zaman okuduğumda üniversite sınavına hazırlık sürecinde bana yardımcı olmuştu. Kafamda meslek seçimi ve üniversite seçimi gibi şeyleri planlamıştım ancak detayları planlamamda destek olmuştu. Kitabı şimdi de üniversiteye giden bir genç gözüyle okudum ve o anda fark etmediğim başka anlamlar gözüme çarptı. Düşüncelerimi sizlerle de paylaşmayı çok isterim. “Şimdi ve burada, bir başkasının kriterlerine göre var olmaya çabalayan bir insan mısın; yoksa kendi bilincinle oluşturduğun ölçütlere göre seçimlerini yapıp eyleme geçen biri misin?” [1] Kitabın ilk sayfalarından itibaren sık sık hayallere daldım. Kendimi sorguladım. Şu anki konumumu, hayattaki duruşumu sorguladım. Başka insanların kriterlerine göre yaşamak imkânsız. Herkesi aynı anda memnun etmek mümkün değil.   İnsanlar sürekli yorum yaparlar. Sizin kişiliğiniz hakkında, duruşunuz hakkında, başarınız h...

CRUISE MACERASI

    Şu aralar oldukça heyecanlı bir olay yaşıyorum. Annemle bir uluslararası sağlık hukuku kongresinde geldik. Peki neredeyiz şimdi? Tam olarak denizin ortasındayız. Ege denizinde. 4 Ekim Çarşamba akşamı Ankara'dan otobüsle İstanbul'a geldik. Galataport'ta biraz vakit geçirdik. Kahvaltı, gezme dolaşma, kahve içme, sohbet, biraz da ödevlerimi yapma ve ders çalışmayla geçti sabahım. Öğlen 12.00 gibi pasaport kontrollerinden geçip gemiye bindik. Cruise'a. 10 günlük bir turdayım şimdi. Denizde seyir günlerinde kongreye katılıyorum ve geminin içinde annem ve annemin arkadaşlarıyla sohbet edip geziyorum. Geminin içinde tahmin bile edemeyeceğiniz her şey var. Havuzlar, yemek yerleri, barlar, devasa bir tiyatro salonu (kongre sunumları da burada yapılıyor), bowling salonu, spor merkezleri, spa, çocuklar için oyun yerleri, sinema salonu, alışveriş yerleri hatta casino bile var! Ancak en önemli şey yok: İletişim. DÜNYA İLE BAĞLANTIMIZ KESİLDİ "Nasıl yani?" ded...

EHLİYET SINAVIM

    Lise hayatınız bitince ve on sekiz yaşınızı doldurunca gerçekten çok heyecanlı bir sürece atılıyorsunuz. Aşağı yukarı aynı zamanlarda üniversite sınavı, mezuniyet töreni, mezuniyet balosu ve araba kullanmaya başlama serüveni oluyor. Heyecanlı bir yaz tatili sizleri bekliyor. Haziran ayının sonu gibi liseden mezun olduk ve hayatımızın belirlendiği üniversite sınavından kurtulduk. Temmuzun başlarında da ehliyet kursuna başladım. Kursa başlama hikayem de hiç beklenmedik bir şekilde gerçekleşti. Ehliyetimi yaz tatilinde almaya kararlıydım açıkçası. Havalar bozmadan araba kullanmaya alışmak istiyordum çünkü. Ayrıca okul zamanı sürücü kursuna gitmek istemiyordum. Hazır bolca vakit varken rahat rahat kursa gidip kullanmayı öğrenmek istiyordum. Bir gün annemle sürücü kursu aramak için oturduğumuz yere yakın olan kursları gezip bilgi aldık. Bir kursta tam bilgi alırken "Dersimiz beş dakika içinde başlayacak. İsterseniz şimdi kaydolun ya da önümüzdeki ay başlayın dediler." Böyl...