Ana içeriğe atla

İŞTE ÖĞRENCİLİK: SABAHLARI OKULA GİTMEK

                                                   


            Bütün öğrencilerin yakındığı konu… ÇOK FAZLA UYUYAMAMAK! Bir de saatler yaz saatinde kalınca bir saatlik uykumuz eksik kalıyor. Normalde bir saat az gelebilir ama uyku konusunda bazen beş dakika bile yeterli olabiliyor.

            Sabahları hepimiz benim gibi okula giderken uyanmakta zorlanıyoruz. Oysa akşamları ders çalışmak için daha fazla uyanık kalmamalıyız. Onun yerine ödevlerinizi özenli ama hızlıca yaparsanız çalışmaya daha çok vaktiniz kalır. Bu şekilde daha erken uyursunuz çünkü hepimizin bir çalışma sınırı var. O yüzden her gün yaklaşık aynı saatte yatmış olursunuz. Uyanırken de -sabah uykusu kadar güzel bir şey yoktur ama- daha kolay uyanmış olursunuz.

            Hafta sonlarındaki gittiğiniz bütün kursları en erken dokuz-dokuz buçuk civarına ayarlarsanız uykunuzu daha iyi alır, kendinizi daha zinde hissedersiniz.

            Biz öğrenciler bir de o uykulu hâlimizle ders dinliyoruz. Bazen ilk dersten sınavlarımız bile oluyor. Genelde ikinci ve üçüncü derslerde oluyor ama o bile çok zor oluyor. Bazen din ve bilgisayar derslerimiz öğleden sonra ya da yemeğe gitmeden önce oluyor. Öğleden sonra zaten çok zor oluyor,  aynı zamanda yemekten önce olunca hem uykulu hem de acıkmış oluyoruz.

            Bu nedenle uykumuzu iyi almamız, sınavlardan önce açlığımızı bastırması için su içmemiz, enerjimizi yükseltmek için de bir parça çikolata iyi gelebilir.

            Sabahları okula gitmek ZOR oluyor. Bir de SINAVLAR olunca DAHA DA ZOR oluyor. Bütün erken kalkanlar hâlimizi anlıyorlar… UYKU HAYATTIR! UYUMAK HAKKIMIZDIR!

Suzan Rojin HOFSTEDE

Aralık, 2017

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ÜNİVERSİTELİ OLARAK KENDİMİ KEŞFETMEK

    Doğan Cüceloğlu’nun “Var Mısın?" adlı eserini bir buçuk sene önce okumuştum ve çok beğenmiştim. Kitabı o zaman okuduğumda üniversite sınavına hazırlık sürecinde bana yardımcı olmuştu. Kafamda meslek seçimi ve üniversite seçimi gibi şeyleri planlamıştım ancak detayları planlamamda destek olmuştu. Kitabı şimdi de üniversiteye giden bir genç gözüyle okudum ve o anda fark etmediğim başka anlamlar gözüme çarptı. Düşüncelerimi sizlerle de paylaşmayı çok isterim. “Şimdi ve burada, bir başkasının kriterlerine göre var olmaya çabalayan bir insan mısın; yoksa kendi bilincinle oluşturduğun ölçütlere göre seçimlerini yapıp eyleme geçen biri misin?” [1] Kitabın ilk sayfalarından itibaren sık sık hayallere daldım. Kendimi sorguladım. Şu anki konumumu, hayattaki duruşumu sorguladım. Başka insanların kriterlerine göre yaşamak imkânsız. Herkesi aynı anda memnun etmek mümkün değil.   İnsanlar sürekli yorum yaparlar. Sizin kişiliğiniz hakkında, duruşunuz hakkında, başarınız h...

CRUISE MACERASI

    Şu aralar oldukça heyecanlı bir olay yaşıyorum. Annemle bir uluslararası sağlık hukuku kongresinde geldik. Peki neredeyiz şimdi? Tam olarak denizin ortasındayız. Ege denizinde. 4 Ekim Çarşamba akşamı Ankara'dan otobüsle İstanbul'a geldik. Galataport'ta biraz vakit geçirdik. Kahvaltı, gezme dolaşma, kahve içme, sohbet, biraz da ödevlerimi yapma ve ders çalışmayla geçti sabahım. Öğlen 12.00 gibi pasaport kontrollerinden geçip gemiye bindik. Cruise'a. 10 günlük bir turdayım şimdi. Denizde seyir günlerinde kongreye katılıyorum ve geminin içinde annem ve annemin arkadaşlarıyla sohbet edip geziyorum. Geminin içinde tahmin bile edemeyeceğiniz her şey var. Havuzlar, yemek yerleri, barlar, devasa bir tiyatro salonu (kongre sunumları da burada yapılıyor), bowling salonu, spor merkezleri, spa, çocuklar için oyun yerleri, sinema salonu, alışveriş yerleri hatta casino bile var! Ancak en önemli şey yok: İletişim. DÜNYA İLE BAĞLANTIMIZ KESİLDİ "Nasıl yani?" ded...

EHLİYET SINAVIM

    Lise hayatınız bitince ve on sekiz yaşınızı doldurunca gerçekten çok heyecanlı bir sürece atılıyorsunuz. Aşağı yukarı aynı zamanlarda üniversite sınavı, mezuniyet töreni, mezuniyet balosu ve araba kullanmaya başlama serüveni oluyor. Heyecanlı bir yaz tatili sizleri bekliyor. Haziran ayının sonu gibi liseden mezun olduk ve hayatımızın belirlendiği üniversite sınavından kurtulduk. Temmuzun başlarında da ehliyet kursuna başladım. Kursa başlama hikayem de hiç beklenmedik bir şekilde gerçekleşti. Ehliyetimi yaz tatilinde almaya kararlıydım açıkçası. Havalar bozmadan araba kullanmaya alışmak istiyordum çünkü. Ayrıca okul zamanı sürücü kursuna gitmek istemiyordum. Hazır bolca vakit varken rahat rahat kursa gidip kullanmayı öğrenmek istiyordum. Bir gün annemle sürücü kursu aramak için oturduğumuz yere yakın olan kursları gezip bilgi aldık. Bir kursta tam bilgi alırken "Dersimiz beş dakika içinde başlayacak. İsterseniz şimdi kaydolun ya da önümüzdeki ay başlayın dediler." Böyl...