Ana içeriğe atla

KİŞİSEL GELİŞİM KİTAPLARI OKUMA

 


 

Kitap okumak genel olarak çok faydalı. Hangi türü seviyorsanız o türden okuyun. Ancak deneme türlerindeki kitaplar ve belirli bir dala ait kitaplar (felsefe, edebiyat, sosyoloji, psikoloji, vb.) insanın ufkunu çok genişletiyor. Benim okumayı sevdiğim türlerden biri de kişisel gelişim kitapları.

Hayatın henüz çok başında olduğum için ve hayat tecrübem sınırlı olduğu için bu kitaplarla hayata dair bilgiler edinebiliyorum. İnsan ilişkileri, iş hayatı, kendini birey olarak geliştirmek ve insanları ilk birkaç dakika içerisinde etkilemek/iyi bir izlenim bırakmak gibi birçok şey öğreniyorum. Başka insanların deneyimlerinden yararlanmak da bu noktada çok işime yarıyor. Bu deneyimleri kimi zaman yeni girdiğiniz bir ortamda tanıştığınız kişilerden edinirsiniz, kimi zaman kitaplardan öğrenirsiniz kimi zaman da kendiniz deneyimlersiniz. Ama unutmayın, hayat çok kısa ve her şeyi siz deneyimleyemezsiniz. Zaten hataları başkalarından öğrenebilecekken neden kendiniz de deneyimleyesiniz ki?..

 Okuduğum kitaplar çok farklı konulara sahipti. Bazılarında yönetim becerilerine dair bir şeyler öğrendim. Bazılarında insan ilişkilerinin derinliklerini keşfettim. Bazılarında ise iletişimi öğrendim. İletişim demişken… Bu hafta sonu iletişim ile ilgili bir eğitime katıldım. Çok da eğlendim. Henüz lise mezunu olduğum hâlde hocaların eğitime dinleyici olarak beni kabul ettikleri için çok teşekkür ederim. Sadece kişisel gelişim kitaplarından değil; eğitimlerden, seminerlerden, konferanslardan ve kongrelerden de bu konular hakkında güzel ve ilginç şeyler edinebilirsiniz.

Aslında psikoloji ve sosyoloji alanındaki kitaplar da iş hayatında insanlara nasıl davranmanız gerektiği hakkında sizlere ipuçları verebilir. Bu analizleri kendinizin yapması gerekiyor ama o alanlarda bir şeyler bilince karşınızdakiyle daha rahat iletişim kurabilirsiniz. Bu söyleyeceğim yanlış olsa da ve nasıl yapılacağını bilmesem de karşınızdakini manipüle bile edebilirsiniz, bu bilgiler sayesinde.

Benzer şekilde felsefe kitapları da benim ufkumu açıyor. Özellikle de “ideal devlet” üzerine yazılan eserleri okuduğunuz takdirde burada öğrendiklerinizi kendi iş yerinizde de uygulayabilirsiniz. Üst düzey bir yöneticiyseniz veya patronsanız o ideal devlet düzenini iş yerinde de sağlamaya çalışabilirsiniz.

Bunun gibi daha pek çok örnek verilebilir. Kitap okuyun ve edindiğiniz kazanımları, bilgileri günlük hayatta ve iş hayatınızda uygulamak için çaba gösterin. Kendinizi geliştirmenin en iyi yollarından biri bu.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

ÜNİVERSİTELİ OLARAK KENDİMİ KEŞFETMEK

    Doğan Cüceloğlu’nun “Var Mısın?" adlı eserini bir buçuk sene önce okumuştum ve çok beğenmiştim. Kitabı o zaman okuduğumda üniversite sınavına hazırlık sürecinde bana yardımcı olmuştu. Kafamda meslek seçimi ve üniversite seçimi gibi şeyleri planlamıştım ancak detayları planlamamda destek olmuştu. Kitabı şimdi de üniversiteye giden bir genç gözüyle okudum ve o anda fark etmediğim başka anlamlar gözüme çarptı. Düşüncelerimi sizlerle de paylaşmayı çok isterim. “Şimdi ve burada, bir başkasının kriterlerine göre var olmaya çabalayan bir insan mısın; yoksa kendi bilincinle oluşturduğun ölçütlere göre seçimlerini yapıp eyleme geçen biri misin?” [1] Kitabın ilk sayfalarından itibaren sık sık hayallere daldım. Kendimi sorguladım. Şu anki konumumu, hayattaki duruşumu sorguladım. Başka insanların kriterlerine göre yaşamak imkânsız. Herkesi aynı anda memnun etmek mümkün değil.   İnsanlar sürekli yorum yaparlar. Sizin kişiliğiniz hakkında, duruşunuz hakkında, başarınız h...

CRUISE MACERASI

    Şu aralar oldukça heyecanlı bir olay yaşıyorum. Annemle bir uluslararası sağlık hukuku kongresinde geldik. Peki neredeyiz şimdi? Tam olarak denizin ortasındayız. Ege denizinde. 4 Ekim Çarşamba akşamı Ankara'dan otobüsle İstanbul'a geldik. Galataport'ta biraz vakit geçirdik. Kahvaltı, gezme dolaşma, kahve içme, sohbet, biraz da ödevlerimi yapma ve ders çalışmayla geçti sabahım. Öğlen 12.00 gibi pasaport kontrollerinden geçip gemiye bindik. Cruise'a. 10 günlük bir turdayım şimdi. Denizde seyir günlerinde kongreye katılıyorum ve geminin içinde annem ve annemin arkadaşlarıyla sohbet edip geziyorum. Geminin içinde tahmin bile edemeyeceğiniz her şey var. Havuzlar, yemek yerleri, barlar, devasa bir tiyatro salonu (kongre sunumları da burada yapılıyor), bowling salonu, spor merkezleri, spa, çocuklar için oyun yerleri, sinema salonu, alışveriş yerleri hatta casino bile var! Ancak en önemli şey yok: İletişim. DÜNYA İLE BAĞLANTIMIZ KESİLDİ "Nasıl yani?" ded...

EHLİYET SINAVIM

    Lise hayatınız bitince ve on sekiz yaşınızı doldurunca gerçekten çok heyecanlı bir sürece atılıyorsunuz. Aşağı yukarı aynı zamanlarda üniversite sınavı, mezuniyet töreni, mezuniyet balosu ve araba kullanmaya başlama serüveni oluyor. Heyecanlı bir yaz tatili sizleri bekliyor. Haziran ayının sonu gibi liseden mezun olduk ve hayatımızın belirlendiği üniversite sınavından kurtulduk. Temmuzun başlarında da ehliyet kursuna başladım. Kursa başlama hikayem de hiç beklenmedik bir şekilde gerçekleşti. Ehliyetimi yaz tatilinde almaya kararlıydım açıkçası. Havalar bozmadan araba kullanmaya alışmak istiyordum çünkü. Ayrıca okul zamanı sürücü kursuna gitmek istemiyordum. Hazır bolca vakit varken rahat rahat kursa gidip kullanmayı öğrenmek istiyordum. Bir gün annemle sürücü kursu aramak için oturduğumuz yere yakın olan kursları gezip bilgi aldık. Bir kursta tam bilgi alırken "Dersimiz beş dakika içinde başlayacak. İsterseniz şimdi kaydolun ya da önümüzdeki ay başlayın dediler." Böyl...